1890 yılında ünlü mucit Nikola Tesla’nın ilk olarak ölçebildiği ve fotoğrafladığı insan aurası aslında pek çoğumuzun bölük pörçük duyduğu ama tam olarak nasıl olduğunu bilmediği bir konudur.
Fiziksel bedenin çevresini kaplayan elektromanyetik dalgalara aura denir. Aura her yaşayan insanın çevresinde titreşimler halinde mevcuttur ve kişinin ruhsal durumuna göre değişkenlik gösterebilir. Aurayı ifade ederken renkler kullanılır. Kirlian fotoğrafçılığı denilen bir teknikle titreşimler renklere dönüşür ve her rengin bir anlamı vardır.
Aura üç boyutlu düşünülmelidir. Yani önümüzde, arkamızda, her yerimizde bulunur ve eliptik bir şekli vardır. Aura aslında vücudumuzun yaydığı enerji dalgalarıdır. Yaşayan her cismin bir enerjisi vardır.
Bunu şu şekilde de açıklayabiliriz. Hava çok sıcakken asfalt yola baktığımızda havada dalgalanma görürüz. Bu dalgalanmaya çok benzer şekilde bizim de enerji dalgalarımız var. Bu dalgalar çeşitli ortamlarda değişkenlik gösterir ama her zaman orada olurlar.
Aurayı etkileyen çeşitli sebepler vardır. Beslenme yetersizliği, yeterli spor yapmama, temiz hava eksikliği, yorgunluk, uykusuzluk, stres, alkol, ilaçlar, sigara, negatif düşünce ve davranışlar, uygunusuz psişik aktiviteler aurayı zayıflatır.
Renkler, yapıcı ve yıkıcı olabilen bir çok duyguyu ifade eder. Sevindirebilir, depresif hissettirebilir, hatta dişi veya erkek olabilir. Her rengin karakteristik bir yapısı vardır ve bu yapılanma aura yorumlamasında kullanıldığında bize kişinin o anki ruh halini anlatır.
İşte Aura çalışmaları yapılırken kullanılan renkler ve anlamları :
Kırmızı; ateş rengidir. Yaşam gücü yüksek olan kişilerde görülür. Hırs, tutku, kızgınlık, aşk, nefret gibi duyguları hissettiğimizde ortaya çıkar. Dolaşım sistemini ve seksüel içgüdüleri temsil eder. Kırmızının çok olması durumunda kişi sinirli, kızgın, agresif, sabırsız veya heyecanlı olabilir.
Turuncu; Duygusallık ve yaratıcılığı temsil eder. Cesur ve sosyal olunduğu zaman kendini gösterir. Bulanık turuncular ajite hallerinde de ortaya çıkabilir. İyi analiz edilmelidir.
Sarı; en kolay görülebilen Aura rengidir. Baş üzerinde görülen soluk sarı iyimserliği gösterir. Sarı beyinsel aktiviteleri temsil eder. Entelektüel, bilge, aydınlanmış kişilerde sarı çok sık görülür.
Yeşil; hassas, sıcak insanların rengidir. Arkadaş canlısı, açık fikirli ama bağımlı insanlar yeşili gösterir. Parlak yeşilden maviye kayan renkler iyileştirme kapasitesi yüksek kişilerde görülür. Bulanık yeşiller kıskançlığı, kendinden emin olmamayı ve güvensizliği gösterir.
Mavi; sarının yanında çok kolay görülebilen bir diğer renktir. Sessizlik, sakinlik, ciddiyet ve dürüstlüğü temsil eder. Telepatik görüler arttığında yoğunluğu artabilir. Açık maviler aktif hayal gücünü ve zengin bir iç dünyayı gösterirken , koyu tonları yalnızlığı ve bağımlılığı ifadeler. Bulanık maviler ise melankolik, endişeli, korkulu durumlarda ortaya çıkar.
Mor; kalbin ve aklın karışımıdır. Arayan, araştıran, hayal eden, aktif kişilerde görülür. Pratik ve dünyevi meseleleri kolayca çözebilen, güçlü kişilerde görülür. Çok açık tonları aydınlanmış kişilerde görülür. Kırmızıya kaçan tonları kazanma güdüsünü kamçılar. Bulanık tonları bir şeyleri çözmeye çalışan kişilerde veya erotik durumlarda ortaya çıkar.
Aura’nın diğer renkleri
Pembe alçakgönüllü, sakin ve aşık kişilerde görülebilirken, altın çok etkileyici ve yüksek enerjili kişilerde görülür. Beyaz ve Siyah saflık ve içe kapanışlarda görülür. Tersi de olabilir. Gri dişiliği temsil eder, kahverengi kafa karışıklığını. Gümüş renkler yaratıcılık kabiliyeti çok yüksek olan kişilerde görülür.
Aslında renklerin tanımı yukarıda belirtilenler kadar basit değildir. Pek çok rengin duruma göre anlamları vardır. Bir kişide birden çok renk ortaya çıkabilir. Önemli olan bu renkleri iyi analiz etmek ve kişinin kendine özel Aura haritasını doğru çıkarmak ve düzgün takip edebilmektir.