Refleksoloji, bilim olarak 19. yy’da ortaya çıkmasına rağmen tedavi, eski Mısır, Hindistan ve Çin’e kadar uzanır. Bu uygulamanın, batı dünyasına ‘alan terapisi’ olarak tanıştırılması 1913 yılında Dr. William Fitzgerald tarafından olmuştur. Dr. Fitzgerald, ayak ve ellerde bulunan özel refleks noktalarının, aynı bölgeler içindeki vücudun diğer organlarıyla bağlantılı olduğuna dikkat çekmiştir.
Refleksolojinin pek çok yararı vardır. Önde gelen yararları şunlardır:
Stresi azaltır ve rahatlama sağlar: Stresin vücudumuz üzerindeki olumsuz etkisi verilerle sabittir. Kalp hastalığı, tansiyon, solunum bozuklukları, vb. sorunların %75’i stres kaynaklıdır. Bu etkeni azaltmak başlı başına bir önlemdir. Dolaşımı hızlandırır, toksinleri atar: Kan, vücudumuza yararlı besin maddelerini taşıdığı gibi toksinleri ve artık maddeleri de dışarı atmaya yardım eder. Günlük hayattaki stres, dolaşımı yavaşlatır. Refleksoloji ise kan dolaşımını hızlandırarak vücudun besin alımını ve toksin atımını çoğaltır.
Enerjiyi canlandırır: Çoğumuz zaman zaman ortaya çıkan motivasyon azalmasından, dikkat eksikliğinden, ya da fiziksel yorgunluktan şikayet ederiz. Bunlar enerji azlığından kaynaklanır. Rekleksoloji kendimizi iyi hissetmemizi sağlayarak, enerji seviyesini yükseltir ve tekrar canlanmamızı sağlar.
Genel sağlık önlemi: Hepimizin bildiği üzere başımıza herhangi bir problem gelmeden önleyici tedbirler almak, sadece sağlık açısından değil para ve zaman açısından da yararlı olmaktadır. Refleksoloji tedavisi gören kişiler, soğuk algınlığı ve gribe karşı daha kuvvetli olduklarını, gün içindeki stresli durumlarla daha iyi başa çıkabildiklerini ve genel anlamıyla hayata daha olumlu baktıklarını belirtmişlerdir.
Refleksolojiyi ilk defa deneyen birçok insan, bu terapiyi genel vücut masajından çok daha rahatlatıcı bulmuştur. Terapinin tüm vücudunuzdaki yararlarını göz ardı etmeyin. Özellikle dolaşım, sinir ve lenf sistemleri üzerindeki etkisini kısa sürede fark edebilirsiniz.
Refleksoloji, sağlıklı kalmak için ayaklardaki refleks noktalarını uyarmaya dayanan bir yönetimdir. Vücudun her bölgesinin ayaklarda bulunan belirli bir noktaya karşılık geldiği ve bunlara uygulayacağınız basınçlarla tüm vücudu gevşetip dengeleyebileceğiniz ve hatta bir dizi rahatsızlığın sağaltımına yardımcı olabileceğiniz teorisinden yola çıkar. Örneğin mide sorunları, ayağın yuvarlak ve etli yerinin hemen altına, baş ağrıları da ayak başparmağına uygulanacak bir basınçla giderilebilir.
Noktalarının çoğu tabanlardadır, ancak ayağın üzerinde ve bilek çevresinde de birkaç nokta vardır. Refleksoloji uzmanları, vücudun herhangi bir yerindeki rahatsızlığın ayakların bu bölgeye karşılık gelen noktasındaki duyarlılıkla dışarı yansıdığını söyler; hastalıkları teşhis ettiklerini iddia etmezler ama iyi bir terapist vücudun neresinde bir zayıflık olduğunu rahatlıkla bulabilir. Ayaklar çok karmaşık bir yapıya sahiptir, ayak sorunları da (nasır ve sertlikler) duruşla ilgili veya daha başka rahatsızlıklara yol açabilirler. Akciğer sorunları olan insanların ayaklarının yuvarlak kısımlarında (akciğerlere karşılık gelen bölge) sertleşmelerin sık görülmesi ve ayak başparmaklarının altında yara olanların da boyun sorunlarının olması çok mümkündür.
Refleksolojinin nasıl işlediğine dair hiçbir bilimsel açıklama yapılmasa da yöntem çok başarılıdır. En azından, ayaklara bu şekilde masaj yapılması son derece gevşeticidir. Ve bu genel sağlığa da yansır. Gergin kasların kan damarlarını dolaşımı kısıtlayacak ölçüde büzmesi azalır, kanın serbestçe dolaşması, hücrelere besin dağıtması ve atıkları gidermesi sağlanır. Refleksoloji, bunun yanı sıra pek çok ayak sorununu da çözer